January 1, 2010

Dünyayı güzellik kurtaracak --ve sağlık ve barış!

Yüreğim acıyor. Onun minik bedeni ateşler içinde yandıkça o kadar kötü hissediyorum ki, o kadar çok üzülüyorum ki... onun bedeni ateşler içinde yanıyor, benim yüreğim; birlikte yanıyoruz!!! Nerden çıktı bu ateş? Gitsin artık hayatımızdan! İstemiyoruz, hiç istemiyoruz. İki gün oldu hala 39,5'larda. Hiçbir şey yapmak istemiyorum, biraz yazayım belki rahatlarım dedim ama ellerim titriyor, boğazımda kocaman bir düğüm oldu, sanki ateşten, yutamıyorum. Yarınki doktor randevusunu bekliyorum, çıksın artık ortaya ne varsa. Tuttuğum loglara göre 21 Kasım'dan beri hasta. Enerjisi hep yerinde olduğu için pek önemsememiştik. 8 Aralık'ta kulağını çektiğini farkedince doktora götürdük, kulak iltihabı dedi, antibiyotik verdi, 1 hafta kullandık, geçti sandık, geçmedi, 21 Aralık'ta tekrar götürdük, tekrar antibiyotik, bu sefer daha ağırı ve daha uzun süre: 10 gün. Geçmiş gibi geldi başta. Ama geçmedi yine. Bir de sekizinci günün sonunda ateş başladı üstüne üstlük, 39.9'a kadar çıkınca tekrar doktora! Kulak iltihabı yine geçmemiş ama antibiyotikle de geçecek gibi değil. Antibiyotiğe rağmen ateş olması viral olduğunu gösteriyor dedi doktor; zaten çocuklarda gelişen kulak iltihaplarının onda sekizi viralmiş. O kadar antibiyotiği boşuna mı aldı yani o küçücük beden!!! Antibiyotiklerden nefret ediyorum, bakterilerden, virüslerden, tüm mikroplardan. Uzak dursunlar benim bebeğimden ve tüm bebeklerden. O minik bedeni ateşten yanarken ayakları buz gibiydi dün gece; avcumun içine aldım, üşümesin ayakları yavrumun. Bedenine dokunmaya korktum, yanıyordu alev alev. Daha çok ısıtmaktan korktum. Sarılıp yatamadım kuzuma, canım bebeğime, bitanecik yavruma... ama ayaklarını tuttum, hiç bırakmadım ayaklarını; sımsıkı tuttum; burdayım annecim dedim, seni çok seviyorum, öyle çok seviyorum kiiii...  bu sevgi tarifsizmiş gerçekten, anne olunca anladım. Yüreğim 'ana yüreği' olmuş, yanınca anladım.

Babam da, burdaki doktor da viral enfeksiyonlarda ateş üç günde geçer dedi, en fazla 72 saat sürermiş. Geçmiyor ki saatler, geçsin ateş. Ne kadar uzun sürüyormuş üç gün. Koskaca bir yıl geçti, 365+ gün sürdü, geçti; geçmiyor üç gün, anne olunca geçmek bilmiyor! Şimdi düşünüyorum da çocuklarını savaşa gönderen anneler ne yapıyor, nasıl bekliyor, nasıl dayanıyor diye. Olmaz olsun böyle dünya! Olmaz olsun bu savaşlar, bu ateşler, bu silahlar, bu hastalıklar!

Barış olsun, sağlık olsun, güzellik olsun! Dostoyevski'nin dediği gibi "dünyayı güzellik kurtaracak" çünkü, ve sağlık ve barış. Hadi be 2010, yap bi güzellik bize, herkese, tüm dünyaya, evrene --ve bi de Evren'e, en çok da yavrusuna; en azından iyileşinceye kadar, lütfen!

Güncelleme: Doktor kontrolünden şimdi geldik, kulak temiz, ateş normal, yuppi! Teşekkürler 2010, seni seviyoruz :)

3 comments:

senem said...

Evren, bu yazıyı okuyunca çokkkk kötü oldum ben. O kadar içten tarif etmişsin ki hissettiklerini, hemen gidip benim yavruya sarmak istedim. Kimsenin bebeği üzülmesin, hastalanmasın, zarar görmesin. Boşuna "analar ağlamasın" demiyorlar ama işte anne olmayan anlayamıyor demek ki bunun ne anlama geldiğini. Baksana biz bile yeni yeni keşfediyoruz anlamını.

Yavru Su'nun iyi olacağı belliydi ama yine de N. de ben de çok endişelendik ve üzüldük. Neyse ki güncellemeni gördüm şimdi. Çooook geçmiş olsun. Çok çok çok öp yavruyu bizim için.

Evren said...

Evet Senem, kesinlikle yaşamadan anlayamazmış insan. Bu hafta da ateşle imtihan vardı, ilk kez yaşamış olduk, ne menem bir şeymiş! 39.9'u görünce ben başladım tabii hüngür hüngür ağlamaya, babamı aradım, önemli değil, 41.7'ye kadar çıkabilir, mikroplarla savaşıyor, 3 günde geçer dedi ama... Ne 3 gündü ya! Resmen kucağıma almaya korktum, cayır cayır yanıyordu minicik bedeni. Ay neyse, çok şükür geçti. Daha da uzak dursun bizim yavrulardan ve tüm yavrulardan.

Canım ya, siz de çok tatlısınız bu arada. Aramışsınız :) İnsanın sizin gibi dostları olması ne kadar güzel! Teşekkürler!

Başak Çelik said...

benim de bogazim dugumlendi yazini okurken, is yerinde olmasam aglardim... zaten bgun iste ilk gunum; Cinar'dan ayri olmak kotu. ama calismak lazim...
neyse, cok cok gecmis olsun...
ve de bir dha umarim olmasin :)
sevgiler, Basak